Bunlar ve Daha Fazlası

31 Temmuz 2015 Cuma

İstanbul'da Nereye Gitsek? -1- Walter's Coffee Roastery!

Geçenlerde yine, İstanbul'un en sevdiğim noktalarından biri olan Kadıköy'de bir arkadaşımla dolaşıyorduk. Daha önceden gitmiş ve görmüş olanlar Kadıköy'ü özellikle sahili ve gez gez bitmek bilmeyen geniş çarşısıyla bilir. Burayı bu kadar çok tercih etmemin sebebi; sahil kenarında oturup manzaraya bakmak dışında, çarşısının birbirinden güzel butik mağazalarına girmek, sahaflarda kültür alışverişi yapmak, tarihi pastanelerine uğrayıp tatlı birşeyler atıştırmak ve geleneksel Türk kahvecilerinde sokağa karşı bir tabure çekip arkadaşlarla sohbet etmektir. Bunun yanı sıra Sakızgülü Sokağı'nda bulunan, birbirinden çok çizgi roman ve fanfiction eşyaları satan dükkanlarında çocuklaşıp eğlenmek, antikacılar sokağında zaman yolculuğu yapmak ve özellikle akşamüstü canlanan balık pazarında bulunan küçük restoranlarda biraz balık keyfi yapmak bana Kadıköy'ü sevdiren şeylerdendir. Kadıköy benim için her zaman sürprizlerle dolu bir yer olmuştur bu yüzden her gidişinizde yeni birşeyler keşfetmeye hazır olun ve arada insanların akın ettiği sokaklardan kaçıp ara sokaklarına girmekten de kesinlikle çekinmeyin.




Son zamanlarda keşfettiğim hatta keşfetmekte çok geç kaldığım, sizinle de paylaşmak istediğim yeni mekanlardan birisi, Walter's Coffee Roastery. Kadıköy Bahariye Caddesi'nden dümdüz Moda'ya doğru çıkarsanız, Moda Meydanı'na geliıyorsunuz. Buradan Moda Pelin Pastanesi'nin bulunduğu köşeden ara sokağa girip en fazla 1 dakika yürürseniz mekan zaten hemen kendini farkettirecektir.





İsmi ilk olarak bana pek bir şey çağrıştırmadıysa da, içeri girdiğim ilk saniye ardından adının neden Walter's Coffee olduğunu anladım. Breaking Bad dizisinin hayranları, dizinin efsanevi karakterini Walter White'ı çok iyi bilir. Walter's Coffee Roastery ise "Breaking Bad" temasıyla açılan dünyadaki ilk ve tek kafedir. Benim aslında en çok şaşırdığım durum, birçok uluslararası haber sitesi ve dergilere bile konu olmuş olmasına rağmen Kadıköy'de yaşamayanlar tarafından henüz çok keşfedilmemiş ve popülerleşmemiş bir mekan olması. İçerideki sessiz ve sakin ortamı bunu belli edecektir zaten.





Sarı ve beyaz temasının yoğunlukta olduğu bu mekanda kendinizi bir kafede değil de sanki kahve üretilen bir laboratuarda gibi hissediyorsunuz. Girdiğiniz an öncelikle yoğun derecede kavrulmuş kahve kokusu kaplıyor her yerinizi. Genç ve güleryüzlü garsonlar sizi karşıladıktan sonra önünüze öyle bir menü bırakıyor ki sonra seç seçebilirsen... Kahve gurmelerinin özellikle keyif alacagini 
düşündüğüm bu mekanda bir filtre kahvenin bile birçok çeşidi bulunuyor.




Hemen üst kata cıkarsanız, Breaking Bad temalı üniformalar giyip hatıra fotoğrafı çektirebiliyorsunuz. Gerçekten çok sempatik ve eğlenceli bir mekan olduğunu söyleyebilirim. Eğer kahvenin yanına atıştırmalık birseyler de ararsanız kek ve kurabiyeleri de bulunmaktadır. Brownie'lerini çok övdüler ama henüz deneme fırsatım olmadı.






Henüz kahvaltı etmediyseniz, Amerikan usulü kahvaltı tabaklarını önerebilirim. Benim denediğim "Scrambled eggs"(çırpılmış yumurta) ve yanında gelen sosis ve baharatlı patates kavurması sizi kesinlikle aç bırakmayacaktır. İsteyenler için yanına domuz bacon ekleme seçeneği de var. Eğer "Yok... Bu beni kesmez yok mu şöyle pancake gibi ballı şuruplu birşeyler?" derseniz; evet, Kadıköy'de pancake severler için Walter's Coffee Roastery sık sık uğranan bir mekandır.





Fiyatlara gelince, çok süper ucuzdu diyemem. Eğer sıkı bir bütçesi olan bir öğrenciyseniz burayı her gün tercih etmeyebilirsiniz ama bence ödediğinizin karşılığını kaliteli bir hizmet ve orjinal bir lezzetle alıyorsunuz, içiniz rahat ayrılabiliyorsunuz. Yani bana göre kesinlikle denemeye değer olan ve Kadıköy'e geldiyseniz atlamamanız gereken bir mekan. Belli aralıklarla, canınız bir pancake çektiğinde veya sabah iyice açılmak istediğinizde koşup Walters'a bir uğrayıp kahve kokusunu iyice içinize soluyarak güne başlayabilirsiniz :)







Görseller:
(Fotoğrafların telif hakkı bana ait değildir. Buraya gittiğimde dalgınlığım ve heyecanımdan etrafı izlemekle meşgul olup, yiyecek ve içeceklere sabırsızlıkla dalıp fotoğraf çekmeyi bile unuttuğumdan benim olmayan görselleri kullanmak zorunda kaldim. Bir daha gittiğimde kendi çektiklerimi ekleyeceğim söz. Eğer size ait olan bir fotoğraf görürseniz dilerseniz kaynağını belirtebilir veya tamamen kaldirabilirim :) )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder